el-irtâc ~ اَلْإِرْتَاجُ

Kamus-ı Muhit - الإرتاج maddesi

اَلْإِرْتَاجُ [el-irtâc] (hemzenin kesriyle) Bu dahi رَتْجٌ [retc] maʹnâsınadır; yukâlu: أَرْتَجَ الْبَابَ بِمَعْنَى رَتَجَهُ Ve tekellüm eden kimseye söz bağlanmak maʹnâsınadır ki hasr olmak taʹbîr olunur. Ve bu, mecâzdır; yukâlu: أُرْتِجَ عَلَى الْمُتَكَلِّمِ بِضَمِّ الْهَمْزَةِ يَعْنِي عَلَى بِنَاءِ الْمَجْهُولِ إِذَا اسْتَغْلَقَ عَلَيْهِ الْكَلاَمُ فَلَمْ يَقْدِرْ عَلَى إِتْمَامِهِ Gerçi mü΄ellif hemzenin zammını takyîd eylemeyip hemân zabtıyla iktifâ eylemiştir, lâkin Miṡbâḩ’ta ve sâ΄ir ümmehâtta وَهُوَ مَبْنِيٌّ لِلْمَفْعُولِ مُخَفَّفٌ ʹunvânıyla meşrûh olmakla vech-i mezkûr üzere tasrîh olunmuştur. Ve erkeğe çekilmiş nâka, rahimini erkeğin menîsi üzere ʹakd ve bend eylese أَرْتَجَتِ النَّاقَةُ derler, أَغْلَقَتْ رَحِمَهَا عَلَى الْمَاءِ maʹnâsına, zîrâ menî tuttukta rahimin ağızı münsedd olmakla gûyâ ki nâka kendisi kapamış olur. Kezâlik أَرْتَجَتِ الدَّجَاجَةُ derler, إِمْتَلَأَ بَطْنُهَا بَيْضًا Yaʹnî “Tavuğun karnı yumurta ile doldu” maʹnâsına ki yumurtalar ile dolmakla gûyâ ki yumurta mahallini sedd etmiş olur. Ve deryâ cûş u hurûş eylemekle suyu taşıp her yeri bürüyüp setr ve ihâta eylemek maʹnâsına istiʹmâl olunur, gûyâ ki varacak ve çıkacak yerleri bütün sedd ve iglâk eder; yukâlu: أَرْتَجَ الْبَحْرُ إِذَا هَاجَ وَكَثُرَ مَاؤُهُ فَغَمَرَ كُلَّ شَيْءٍ Ve beliyye-i kaht u galâ her mahalle ʹâmm ve şâmil olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur, gûyâ ki mahrec ve mahlas yerleri bi’l-cümle sedd eylemiştir; yukâlu: أَرْتَجَتِ السَّنَةُ إِذَا أَطْبَقَتْ بِالْجَدْبِ Ve kar ve yağmur makûlesi muttasıl yağıp her yere muhît ve şâmil olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: أَرْتَجَ الثَّلْجُ إِذَا دَامَ وَأَطْبَقَ Ve hısb ve rehâ΄ her yere ʹâmm ve şâmil olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: أَرْتَجَ الْخِصْبُ إِذَا عَمَّ اْلأَرْضَ Ve dişi hayvân gebe olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: أَرْتَجَتِ اْلأَتَانُ إِذَا حَمَلَتْ Ve bu, iglâk-ı rahim misâliyle hemân müttehiddir.

Vankulu Lugatı - الإرتاج maddesi

اَلْإِرْتَاجُ [el-irtâc] (hemzenin kesri ve râ’nın sükûnuyla ve tâ-i müsennâtla) Kapı kapamak; tekûlu: أَرْتَجْتُ الْبَابَ Ve

إِرْتَاجٌ [irtâc] Nâka erkeğinin menîsi üzerine rahimin bağlamağa dahi derler. Ve tavuğun karnı yumurta ile dolmağa dahi derler. Ve

إِرْتَاجٌ [irtâc] Kârî kırâ΄ate kâdir olmamağa dahi derler; yukâlu: أُرْتِجَ عَلَى الْقَارِئِ عَلَى مَا لَمْ يُسَمَّ فَاعِلُهُ إِذَا لَمْ يَقْدِرْ عَلَى الْقِرَاءَةِ كَأَنَّهُ أُطْبِقَ عَلَيْهِ كَمَا يُرْتَجُ الْبَابُ إِذَا أَغْلَقْتَهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı