el-eḋazz ~ اَلْأَضَزُّ

Kamus-ı Muhit - الأضز maddesi

اَلْأَضَزُّ [el-eḋazz] (hemzenin ve ḋâd’ın fethiyle) Bed-hûy ve bed-mizâc olan kimseye denir ki ülfet ve imtizâcı pek güç ola; yukâlu: رَجُلٌ أَضَزُّ أَيِ السَّيِّءُ الْخُلُقِ الْعَسِرُ Ve bi’t-tabʹ dargın ve hışm-nâk adama denir; yukâlu: رَجُلٌ أَضَزُّ أَيْ غَضْبَانُ Ve şol adama denir ki avurtları dar olmakla üst dişleri alt dişlerine yapışık gibi olduğundan tekellümde kelâmını hoşça edâ ve beyâna muktedir olmaya, ʹalâ-kavlin çeneleri hilkaten bitişik gibi olduğundan tekellüm ederken gereği gibi ayırmağa muktedir olmaya yâhûd şol adama denir ki mahrec-i kelâm tekellümde kendisine müzâyaka vermekle ḋâd harfiyle istiʹâne yaʹnî her kelimede ḋâd harfini izâfe eylemedikçe tekellüm edemez ola; yukâlu: رَجُلٌ أَضَزُّ أَيِ الضَّيِّقُ الشِّدْقِ الَّذِي الْتَقَتْ أَضْرَاسُهُ الْعُلْيَا وَالسُّفْلَى فَلَمْ يَبِنْ كَلاَمُهُ أَوِ الَّذِي إِذَا تَكَلَّمَ لَمْ يَسْتَطِعْ أَنْ يُفَرِّجَ بَيْنَ حَنَكَيْهِ خِلْقَةً أَوْ مَنْ يَضِيقُ عَلَيْهِ مَخْرَجُ الْكَلاَمِ حَتَّى يَسْتَعِينَ بِالضَّادِ وَهُمُ الضُّزَّازُ كَالْقُطَّاعِ Ve

أَضَزُّ [eḋazz] Dar ve sımsıkı muhkem olan ʹavret fercine denir; yukâlu: رَكَبٌ أَضَزُّ أَيْ شَدِيدٌ ضَيِّقٌ

Vankulu Lugatı - الأضز maddesi

اَلْأَضَزُّ [el-aḋazz] (fethateynle ve zâ’nın teşdîdiyle) Şol kimsedir ki yukarı çenesi aşağı çenesine yapışık ola bir haysiyyetle ki tekellüm ettikte yukarı azı dişleri aşağı azı dişlerine değe; ve minhu kavluhum: أَضَزَّ الْفَرَسُ عَلَى فَأْسِ اللِّجَامِ Yaʹnî “At uyanın gemin gevdi.” أَضَزُّ [aḋazz] olan kimsenin tekellümü gibi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı