اَلْإِعْتِقَادُ [el-iʹtiḵâd] إِعْتِفَادٌ [iʹtifâd] vezninde ve mürâdifidir ki düğümlenmek maʹnâsınadır. Bu münâsebetle bir nesneye gönül bağlamak maʹnâsına müstaʹmeldir ki kalb ona karâr-dâde olup temekkün kılmaktan ʹibârettir; yukâlu: إِعْتَقَدَ كَذَا أَيْ عَقَدَ عَلَيْهِ الْقَلْبُ Ve o rabt-ı kalb eylediği şey΄e عَقِيدَةٌ [ʹaḵîdet] ıtlâk olunur hâ-i ismiyyetle. Ve
إِعْتِقَادٌ [iʹtiḵâd] ʹAkâr ve çiftlik ve sâ΄ir mâl ve ʹalâka kesb ve peydâ eylemek maʹnâsınadır ki عُقْدَةٌ [ʹuḵde]-i mezkûredendir; yukâlu: إِعْتَقَدَ الرَّجُلُ ضَيْعَةً وَمَالاً إِذَا اقْتَنَاهُمَا
اَلْإِعْتِقَادُ [el-iʹtiḵâd] (hemzenin kesri ve ʹayn’ın sükûnu ve tâ’nın kesriyle) Bir nesne muhkem olmak; yukâlu: إِعْتَقَدَ الشَّيْءُ أَيِ اشْتَدَّ وَصَلُبَ Ve
إِعْتِقَادٌ [iʹtiḵâd] Bir nesneye kalbde karâr vermek; yukâlu: إِعْتَقَدَ كَذَا بِقَلْبِهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı